ABD ile Almanya, bir süre önce patlak veren veri skandalı nedeniyle veri casusluğunu önlemeye yönelik bir anlaşma imzalamaya hazırlanıyor.
Bir süre önce Almanya’nın haftalık haber dergilerinden Der Spiegel’de yayımlanan bir haberde, Amerikan istihbarat teşkilatı Ulusal Güvenlik Kurumu’nun (NSA) Avrupa Birliği ülkelerinde de dinleme ve izleme faaliyetleri yürüttüğü öne sürülmüştü.
CIA’in eski sistem analisti Edward Snowden’ın ifşa ettiği belgelere dayandırılan haberde, NSA’in Alman dış istihbarat teşkilatı BND aracılığıyla Almanya’dan ayda 500 milyon dolayında telefon ve internet verisi sağladığı iddiası Alman siyasetini karıştırdı.
Alman istihbarat teşkilatlarının koordinasyonundan sorumlu Başbakanlık Müsteşarı Ronald Pofalla, Meclis İstihbarat Denetleme Komisyonu’nda verdiği ifadede, Alman istihbarat birimlerine yönelik iddiaları reddederken, yalnızca bir ‘kaçırma’ vakası konusunda bilgilerin aktarıldığını ifade etti.
Pofalla ayrıca, ABD’nin Almanya’ya “No spy” (Casusuluğa hayır) anlaşması imzalamayı teklif ettiğini de söyledi. İki ülkenin istihbarat kurumları BND ile NSA arasında bu yönde ilk görüşmelerin de yapıldığı açıklandı. ABD’nin bu teklifinin dahi, ülkenin Alman yasalarını ihlâl etmeyeceğinin bir kanıtı olduğunu vurgulayan Pofalla, “Şayet ABD’nin Alman yasalarına bağlı kaldığı yönündeki açıklamaları doğruyu yansıtmıyor olmasaydı, böyle bir teklif kesinlikle yapılmazdı” şeklinde konuştu.
Pofalla, böyle bir anlaşmanın gelecekte Batı devletleri istihbarat birimlerinin çalışmalarına standart getirmek bakımından ‘bir kerelik bir şans’ olduğunu da sözlerine ekledi. Anlaşmaya yönelik müzakerelerin bu ay içerisinde başlaması bekleniyor.
Deutsche Welle’nin haberine göre, Federal Meclis İstihbarat Denetleme Kurulu’nun SPD’li Başkanı Thomas Opperman ise tam aksini öne sürerek, Amerikalıların bu teklifinin Almanya ve Avrupa’da veri casusluğu yaptığının bir itirafı olduğunu savundu. Oppermann, olası bir anlaşmanın müzakerelerinin istihbarat birimleri başkanları arasında değil, hükümetler arasında yürütülmesi gerektiğini de vurguladı.
