Havalimanları, oteller, kafeler ve restoranlarda halka açık Wi-Fi bağlantısı saldırganların da gözbebeği konumunda. VPN kullanımıyla bu etkin noktalarda korunmak mümkün… Peki, VPN olmadan kendinizi nasıl korursunuz?
Yaz günlerinde ofislere ve evlere sığmaz olduk. Çoğumuz bir tatil beldesinde denize karşı işlerimizi hallediyoruz. Bu kadar şanslı olmayanlarımız ise, ofis yerine mobil cihazlarıyla restoran ve kafelerde vakit geçirmeyi tercih ediyor. Havalimanları, oteller ve kafeleri açık ofislere dönüştürdük. Keyfimiz şimdilik yerinde; peki ya verilerimizin güvenliği?
Halka açık alanlarda bulunan etkin noktalar genellikle şifrelenmediklerinden güvenlik açısından birçok riski de barındırıyor. Basit bir uygulamayla verilerimiz ve gizli bilgilerimiz kolayca saldırganların eline geçebilir. Tüm iletişimi şifreli bir tünel üzerine yönlendiren bir VPN (Virtual Private Network) bağlantısı güvenli tarafta kalmakta faydalı olur. Ancak seçilen etkin nokta VPN kullanımına izin vermiyorsa ne yapmalı? İşte güvenli içerik yönetim çözümleri alanındaki lider şirket Kaspersky Lab, bu soruna yönelik bazı alternatifler sunuyor.
SSL’yi (Secure Socket Layer-Güvenli Soket Katmanı) zorlayın
SSL ile sadece oturum açma bilgilerini değil, tüm iletişiminizi şifreleyen bir servis kullanmanız önemli. Adresten önce https:// yazdığınızdan emin olun. Web sitesi yüklenir yüklenmez güvenlik sertifikası kontrol edilir. Her şeyin yolunda olduğundan emin olmadan devam etmeyin. Bu bile yeterli olmayabilir; çünkü korsanlar sahte sertifikalar oluşturmak konusunda uzmanları bile atlatabiliyorlar.
Kablolara geri dönüş
Bu yöntem “Taş Devri”ne geri dönmek gibi düşünülebilir. Fakat birçok havalimanının bekleme salonlarında Wi-Fi bağlantısına ek olarak Ethernet kablo da bulunuyor. Dizüstü bilgisayar kullanıcıları için bu gayet makul bir çözüm. Aynı şekilde birçok otel de odalarında kablolu internet erişim imkanı sunuyor. Bu servis her zaman ücretsiz olmasa da, güvenli bir erişim için küçük bir tutarı gözden çıkarmalısınız.
