Türkiye’nin milli uçak gemisi MUGEM’de inşa süreci başladı

Türkiye, deniz gücünü ileriye taşıyacak en önemli projelerinden biri olan Milli Uçak Gemisi (MUGEM) için inşa sürecini başlattı. İstanbul Tersanesi’nde yürütülen çalışmalar kapsamında 2025’in başında ilk saç kesimi yapıldı. Savunma kaynaklarına göre geminin 2027–2028 yılları arasında suya indirilmesi, kapsamlı testlerin ardından ise 2030’dan önce hizmete girmesi hedefleniyor.
285 metre uzunluk, 60 bin ton sınıfı deplasman
MUGEM’in tasarımı, Türk Deniz Kuvvetleri’nin ihtiyaçları doğrultusunda tamamen yerli imkânlarla geliştiriliyor. 285 metre uzunluğa, 72 metre genişliğe ve yaklaşık 60 bin ton deplasmana sahip olacak gemi, 10,1 metre su çekimiyle sınıfındaki muadilleriyle rekabet edecek seviyeye ulaşacak.
Geminin tahrik sistemi, dört adet LM2500 gaz türbiniyle çalışan COGAG mimarisine dayanıyor. Bu yapı sayesinde MUGEM’in azami hızı 25 knotun üzerine çıkarken, 14 knot seyir hızında 10 bin deniz mili menzile erişmesi öngörülüyor.
STOBAR konsepti ve modüler ski-jump
Uçuş güvertesi, kısa kalkış ve yakalama tertibatını esas alan STOBAR konseptine göre planlandı. Baş kısımda yer alacak ski-jump rampası modüler yapıda tasarlanıyor. Bu özellik sayesinde gemi, ilerleyen dönemde yerli katapult sistemiyle CATOBAR düzenine dönüştürülebilecek.
MUGEM’de toplam 50 hava aracı konuşlandırılabilecek. Hangar kısmında 30, güvertede ise 20 uçak ve insansız hava aracı yer alacak. Hava filosu; Hürjet’in uçak gemisine uyarlanmış versiyonu, Bayraktar TB3, Anka-3 ve Kızılelma gibi insansız sistemlerden oluşacak.

Katmanlı savunma ve gelişmiş radar sistemleri
Geminin öz savunması için 32 hücreli MIDLAS dikey atım sistemi, dört adet 35 mm Gökdeniz yakın hava savunma sistemi ve altı adet Aselsan STOP uzaktan komutalı silah sistemi planlandı. Bu yapı, hem bölge hava savunması hem de yakın mesafe tehditlere karşı çok katmanlı bir koruma sağlayacak.
MUGEM’in elektronik donanımı arasında 750 kilometreye kadar menzil sağlayan yerli CAFRAD radarı bulunuyor. Ayrıca elektronik harp, sonar ve su altı karıştırma sistemleriyle geminin deniz ve hava ortamında yüksek hayatta kalabilirlik seviyesine ulaşması amaçlanıyor. Gemi CBRN koruması ve radar görünürlüğünü azaltan özel malzemelerle de donatılacak.
Stratejik önem
MUGEM’in hayata geçirilmesiyle Türkiye, Akdeniz’den Hint Okyanusu’na kadar geniş bir coğrafyada deniz hava gücü projeksiyonu yapabilecek. TCG Anadolu ile başlayan insansız hava araçları tabanlı deniz hava kabiliyeti, MUGEM ile jet uçaklarının da katıldığı daha kapsamlı bir yapıya evrilecek.
Yetkililer, projenin sadece savunma kabiliyetini artırmakla kalmayacağını, aynı zamanda Türk savunma sanayisinin mühendislik kapasitesini ve yerli üretim gücünü de üst seviyeye taşıyacağını vurguluyor.
Video: Opel Frontera ile tarihi bir an
Yeni videolar için buradan abone olun!
