Her 10 Avrupalı mobil kullanıcıdan 3’ü mobil cihazını kaybettiğini ya da çaldırdığını belirtiyor. Türkiye’de ise kullanıcıların %36’sı mobil cihazını çaldırmış ya da kaybetmiş. Her 10 Avrupalı mobil kullanıcıdan 1’i mobil cihazlar üzerinden gerçekleştirilen siber suçların kurbanı olmuş durumda. Türkiye’de ise mobil kullanıcıların %15’i mobil siber ataklara maruz kalmış.
Symantec, Norton Siber Suç Raporu’nun bir parçası olan, Avrupa’daki mobil cihaz kullanımı ve mobil alışkanlıklara dair bulguları yayınladı. Symantec’in verdiği bilgilere göre, Avrupalı yetişkinler kullandıkları mobil cihazlara çok fazla kıymet veriyor, ancak sadece çok az bir kısmı cihazlarını ve cihazlarında bulunan bilgileri korumak üzere gerekli önlemleri alıyor.
Norton Siber Suç Raporu’na göre Avrupalılar, hem sosyal yaşamları hem de iş hayatlarında mobil cihazların kendilerine sunduğu birçok avantajdan faydalanıyor. Online arama ve gezinti opsiyonlarından, çeşitli uygulamaların kullanılmasına, alışverişten mobil ödeme kolaylığına kadar mobil cihazlar, Avrupalı kullanıcıların hayatlarının vazgeçilmez bir parçasını oluşturuyor. Norton’a göre, Avrupa’daki kullanıcıların 3’te 1’inden fazlası (%34) mobil cihazlarından asla vazgeçemeyeceklerini belirtiyor; Türkiye’de ise “mobil cihazımdan asla vazgeçmem” diyenlerin oranı %46 dolaylarında. İlaveten, Avrupa’daki yetişkinlerin neredeyse 4’te 1’i(%24) mobil cihazlarını, olası bir yangın durumunda kurtaracakları en önemli iki kişisel eşyasından biri olarak tanımlıyor.
“Kullanıcılar, ‘sürekli online’ olmanın çok önemli olduğu günümüz dünyasında, kişisel paylaşımlardan, internet aramalarına, sosyalleşme eğiliminden alışverişe kadar hemen her konuda mobil cihazlarına bağlı duruma geliyor” diyen Norton Türkiye Satış Müdürü İlkay Tümörter şöyle devam ediyor: “Birçok kullanıcının tam olarak farkına varmadığı asıl nokta şu ki bir mobil cihaz kaybolduğunda, çalındığında ya da herhangi bir virüs saldırısına maruz kaldığında kişisel ve çok gizli olan birçok bilgi de cihazla birlikte başkasının eline geçmiş oluyor. Kişisel mobil cihazlar üzerinden kolaylıkla ulaşılabilen kritik verilerin her durumda güvende olması için kullanıcılar, bu verilerin yanlış kişilerin eline geçmesini önleyecek en temel ve kullanımı kolay koruma çözümlerine başvurmak gereksinimi içinde olmalılar.”
Mobil Cihazlar: Kişisel ve Kritik Veri Peşinde Olanların İlk Hedefi İnsanlar kullandıkları mobil cihazlar aracılığı ile farklı ve çok çeşitli deneyimler yaşıyor ve yaşam alanlarını da bu ölçüde genişletiyorlar ama kullanıcıların birçoğu cihazlarını ve cihazlarında bulunan bilgileri korumak adına bir önlem almayı ihmal ediyor. Avrupa’da kullanıcıların %69’u kritik bilgilerini mobil cihazlarında saklı tuttuklarını ve bu tür bilgilere cihazları üzerinden erişim sağladıklarını söylüyor ancak bu kullanıcıların 3’te 1’inden fazlası ise (%35) kişisel bilgilerini korumak için herhangi bir şifre dahi kullanmadıklarını belirtiyor. Türkiye’de ise kullanıcıların %82’si kritik bilgilerine erişim sağlamak ya da bilgilerini saklı tutmak üzere mobil cihazlarını kullandıklarını belirtirken, %26’sı ise cihazları için herhangi bir şifre kullanmadıklarını söylüyor.
Kişisel bilgi hazinelerinin saklı tutulduğu bir mobil cihazın çalınması ya da kaybolması durumunda o cihaz, e-posta hesabına yapılabilecek bir erişim sayesinde iş yazışmaları/dokümanlardan, diğer online hesaplar için kullanılan şifrelere hatta banka hesap özetlerine kadar birçok kritik bilgiye ulaşım imkanı hazırlayan bir araç niteliği kazanıyor. Örneğin Türkiye’deki kullanıcıların %51’i işyazışmaları, %21’i diğer online hesapları için gerekli olan şifrelerini ve%44’ü ise banka hesap özetlerini kişisel e-postaları ile alıyor ya da gönderiyor. Türkiye’deki kullanıcıların %45’i ise yukarda saydığımız tüm kritik bilgilerin bulunduğu şahsi e-posta hesaplarına mobil cihazları üzerinden erişim sağlıyor.
Norton by Symantec’in araştırması gösteriyor ki bir mobil cihazı kaybetmek kullanıcılar için masraflı ve stresli bir sürece neden olabiliyor. Mobil cihazlarının çalındığını ya da kaybolduğunu belirten her 10 Avrupalı kullanıcıdan 3’ü, telefon değiştirme ya da geçici bir telefon kullanımı sonucunda bireysel olarak ortalama 122 Euro değerinde bir mali zarar yaşadıklarını dile getiriyor. Tablet değişimi ya da geçici tablet kullanımı sonucunda ortaya çıkan bireysel maddi kayıp ise 233 Euro dolaylarında[1]. Türkiye’de ise telefon değiştirme ya da geçici bir telefon kullanımı sonucunda yaşanan maddi kayıp 416 TL iken, aynı durum tabletlere gelince yaşanan maddi kayıp ise 682 TL olarak karşımıza çıkıyor.
Avrupalı kullanıcılar, telefonlarını kaybettiklerinde ya da çaldırdıklarında en çok başkası tarafından yapılan aramalar sonucunda ödeyecekleri telefon faturaları(%43), kontaklarının olduğu adres defterinin başkalarının eline geçmesi (%26)ve başkalarının, cihazları üzerinden gerçekleştirecekleri satın almalar (%26)hakkında endişe duyuyor. Türkiye’deki katılımcıların ise %47’si ödeyecekleri fazla telefon faturası tutarından, %29’u telefon kontaklarının başkalarının eline geçmesinden ve %36’sı da telefonları üzerinden kendi paraları ya dadakikalarının kullanılması yolu ile gerçekleşecek satın almalardan endişe duyuyor.
Norton by Symantec ayrıca, Avrupa ülkelerindeki mobil kullanım alışkanlıkları ile farklılıklarada ışık tutuyor: Almanların sadece %13’ü ve Rusların ise sadece %15’i mobil cihazlar üzerinden yaptıkları satın almalar sırasında kendilerini güvende hissediyor; Polonya (%32) ve İtalya’daki mobil kullanıcılar ise (%24) mobil cihazlarından alışveriş yaptıklarında kendilerini yukardaki diğer iki ülkenin kullanıcısına göre daha güvende hissediyorlar. Hollandalı kullanıcıların ise sadece %13’ü banka hesap bilgilerinin mobil cihazlarında saklı tutarken, Alman kullanıcılarda ise bu oran %4’e düşüyor.
Mobil Cihazlar ve Güvensiz WI-FI Ağlarındaki Risk Avrupa’daki 5 mobil kullanıcıdan 2’si, Türkiye’de ise mobil kullanıcıların %33’ü, mobil uygulamaları her zaman güvenli kaynaklardan indirmediklerini kabul ederken, kullanıcıların 3’te 1’i ise mobil cihazlar üzerinden alışveriş yaparlarken her zaman güvenli ödeme yöntemlerini kullanmayarak, kredi kartı detayları gibi kritik bilgilerini olası bir siber saldırıya açık bırakıyorlar. Sonuç olarak, her 10 Avrupalı mobil kullanıcıdan 1’i mobil cihazlar üzerinden gerçekleştirilen siber suçların kurbanı olmuş durumda. Türkiye’de ise mobil kullanıcıların %15’i mobil siber saldırıya maruz kalmış. Bu tür ihmalkar davranışlar sadece akıllı telefonlar ya da tabletlerle de sınırlı değil. Avrupa’da yetişkinlerin birçoğu, internet erişimi için ücretiz ya da güvenli olmayan Wi-Fi bağlantı noktalarını kullanıyor. Ve bu kullanıcıların neredeyse yarıya yakını kullandıkları internet bağlantısının neden olacağı risklerden endişelenmelerine rağmen yine de bu bağlantıları kullanmaya devam ediyor. Avrupa’da her 5 kullanıcıdan 2’si hatta daha fazlası ücretsiz ve herkese açık Wi-Fi bağlantı noktalarından sağladıkları internet erişimi ile kişisel e-postalarını kontrol ediyor, her 5 kullanıcıdan 1’i ise banka hesap detaylarını inceliyor.
“Kullanıcılar, online ya da offline oldukları zaman bilgisayarlarını çok çeşitli siber tehditlere karşı korumanın ne derece önemli bir şey olduğunun gayet farkındalar diyen Norton Türkiye Satış Müdürü İlkay Tümörter, “para sızdırmak ya da kişisel bilgilere ulaşmak isteyen siber suçlulara karşı, bir mobil cihazın güvenli bir internet bağlantısına sahip olması da aynı derecede önemli” diyor ve ekliyor: “Cihazların çalınması ya da kaybolması durumunda, tüm bilgiler başka birinin eline geçiyor. Bir mobil güvenlik yazılımının cihazda kurulu olması (Norton Mobile Security) ise hem cihazı tehditlere karşı koruyor hem de kullanıcılara uzaktan kilitleme, yerini saptama ve içindeki bilgileri silme gibi opsiyonlar sağlıyor.”
