Parmak izini söyle sana iPhone’unu söyleyeyim

Apple’ın uzun süredir beklenen ve “ucuz” olacağı söylentisiyle heyeceanlandıran, yeni iPhone serisi 5C ve lüks versiyonu 5S hafta içinde yapılan bir etkinlikle, bu akıllı telefonun hayran kitlesine ve elbette diğer meraklılara sunuldu.

Her ne kadar iPhone lansmanları geçtiğimiz senelerdeki, özellikle Steve Jobs’lu sunumları aratsa da, mobil teknolojisinde bir devrimi işaret eden cihazın her yeni versiyonu, esprilerle birlikte ilgiyi de çekmeye devam ediyor.

Yeni iPhone 5C ve 5S’nin iOS7 işletim sistemiyle gelmesi ve özellikle parmak izi tarayıcısıyla, telefonda işlem yapabilme imkanı, kullanıcılara hem yeni bir deneyimi hem de heyecanı sunuyor.

20 Eylül 2013 tarihinde resmen satışa sunulacak iPhone 5C ve 5S serisinden önce 18 Eylül’de de iOS7 kullanıcılara sunulacak. Peki bu yeni iPhone’u almamız için sebepler nedir? İşte onlardan bazılar:

1- iPhone 5S’in “Home tuşu” safir kaplı. Böylece çizilmelere karşı ultra dayanıklı. Bu özellik sayesinde, parmak izi okuma özelliğinin zarar görmesi engellenmiş oluyor.

2- Ucuz iPhone bekleyen kullanıcılar için kötü bir haberimiz var. 5C’deki C, ingilizcedeki ucuzun karşılığı olan “Cheap”e değil, renkliliğe karşılık gelen “Colourful”a referans veriyor. Yani belki ucuz değil ama “pahalı ve renkli” bir iPhone’umuz olacak!

3- Artık çok zeki bir telefonla karşı karşıyayız. “Touch ID” adı verilen parmak izi tarama özelliği sayesinde telefonunuz sizin kim olduğunu bilecek. Şifre gerekmeksizin itunes ödemelerinizi tek bir dokunuşla yapabileceksiniz.

4- Elbette NSA skandalı sonrasında, kişisel güvenlik hepimizin aklındaki soru. Özellikle parmak izlerimizin güvenliği daha da önemli. Apple, biyometrik güvenlik konusunda garanti veriyor! Parmak izlerinin web üstünde elektronik imzaya dönüştürülerek kullanılacağını, herhangi bir üçüncü kişiyle paylaşılmayacağını, telefonun çipinde şifreli olarak tutulacağını ve ne Apple’a ait serverlarda ne de iCloud’ta saklanmayacağı üzerine neredeyse yemin ediyorlar.

5- iPhone 5S’teki parmak okuma özelliği, 5 taneye kadar parmak izini okumaya izin veriyor. Böylelikle aile üyelerinizin kullanımına da telefonunuzu açabilmek elinizde. Böylece çocuklarınızın telefonunuzdaki oyunlarla oynamaya da imkan tanıdığınızı unutmayın!

6- Hem 5C hem de 5S 4G özelliğine sahip. Yüksek hızlı internetle sörf yapmak isteyenler için birebir. Ama unutmayın bu aynı zamanda yüksek fatura bedeli demek. Neyse ki Türkiye’de henüz 4G hizmeti yok!

İlginizi çekebilir:  Monster Notebook'tan oyunda yenilik: Pusat Clutch Gamepad

7- 5S’in belki kullanıcıyı en fazla etkileyecek özelliklerinden birisi “slow motion” çekim yapabilme özelliği. Kaydettiğiniz filmleri, dörtte bir hızıyla oynatma yeteneğine bu telefonla sahip oluyorsunuz.

8- Yeni telefonla, face time üzerinden sadece sesli konuşma imkanı da geliyor. Skype artık daha kuvvetli bir rakiple karşı karşıya

9- 5S’te iki tür flaş var, beyaz ve kehribar. Fotoğraf çekilen mekandaki ışık yoğunluğuna göre 8 piksellik kamera, hızlıca dört görüntü çekiyor ve bunları birleştirerek en iyi görüntüyü size sunuyor. Artık hepimiz birer Ara Güler olabiliriz!

10- iPhone 5C, beyaz, sarı, yeşil ve pembe renklerde sunulacakken, 5S’de bir klasik siyah renk bulunmayacak. 3 renk seçeneğinden oluşan 5S uzay grisi, altın ve gümüş renklerden oluşuyor.

11- iPhone 5S’in işlemcisi, iPhone 5’e göre 2 kat, ilk iPhone’a göre ise 40 kat hızlı! iPhone 5C’nin ise renk haricinde 5 modelinden pek bir farklılığı yok. Kısacası fiyatta bir azalma beklenmemeli.

iPhone 5S ile hedef parmaklar mı olacak?

Henüz teknoloji harikası iPhone 5S piyasaya çıkmadı ama ürkütücü söylentiler dolaşmaya başladı bile. “Touch ID” özelliği ile telefon üzerinden tüm işlemlerinizi dokunarak yapabilmenizi sağlayacak bu telefonun müthiş özelliği, hırsızlar için parmaklarınızı yeni hedef haline getirebilir mi?

Bir dokunuşla telefonunuzdaki tüm bilgilere ve daha alışveriş imkanına ulaşabilmek mümkün olunca, bu olasılık, ürkütücü bir şekilde akla geliyor. Bugüne kadar parmak okuma teknolojisini aşmak için pekçok uygulamanın yapıldığı biliniyor.

Örneğin şifrebilimci Tsutomu Matsumoto, jelatinden yapılmış sahte bir parmağa, orijinal izi kaydedip kullanmayı başarmıştı. Buna karşılık, bir hırsız karşınıza çıkıp, bıçağı çektiğinde, en akıllıca yöntemin fazla direnmeden, şifreyi söylemenin en akıllıca yol olduğunun uzmanlarca tavsiye edildiğini de aklımızda tutmakta fayda var.

Yani ister parmak izi onayı ya da bol şifreli güvenlik sizi kötü niyetli bir suçludan korumaya yeterli değil. Ürkütücü ama gelişen teknolojinin hayatımıza soktuğu sorulardan biri de bu. Belki de böylece masada otururken saatlerce ellerinde telefonlarıyla oynayan kişilerde azalma yaşanır. Telefonlarımızı cebimizdeyken açıp kapatırız!

(Yazarın bu yazısı 15 Eylül’de Yeni Şafak Pazar’da yayınlanmıştır.)

Yazıyı Oylayın

Yazar: Haber Merkezi

TechnoLogic, teknoloji odaklı bir haber portalıdır. Melih Bayram Dede yönetiminde 2012 yılının Şubat ayında yayına başlayan TechnoLogic’teki haber ve yorumları takip etmek için sosyal medya hesaplarımızı izlemeye alabilirsiniz. E-Posta: iletisim@technologic.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir